"Hayır!" diye haykırmak mı çok zor geldi? Ne karşı çıktın, ne onayladın,
ne de çekip gittin; sadece konuştun be dostum! Neden hala buradasın? Neden onurunu
yüreğine tıkıştırıp da çekip gitmiyorsun? Çok mu küçük idi kalbin, yahut; çok mu
büyük geldi onurun?
Cevap verme dostum, cevap verme, ne olursun... Sorularımla yalnız bırak
beni! Açma o arka yüzü sapsarı, kokuşmuş, önü bembeyaz dişli ağzını. Anlayamam ki
seni; aynen senin beni duyamayacağın gibi...
Çıkarma kulaklıklarını, çıkarma "pembe tozlar" serpiştirdikleri amerikan
yapımı gözlüklerini. Ne olur dostum; anlatma kendini, anlama beni!
Eşeğine ters binmiş Nasrettin Hoca'yım ben; sen anca gülersin bana. Benim
eşeğim de sana kıçıyla gülüyor da, haberin yok be dostum!
Sıfat
13 yıl önce
0 yorum:
Yorum Gönder